20 Ağustos 2013 Salı

30&31&32&33. Haftalar

30. Hafta Başı
Göbüş : 116 cm
Şişkolama artışı +14

30. Hafta sonu itibariyle doktorumuzda kontrolümüz vardı. 1500 gr civarında kurabiyelerim. Öyle tatlılar ki... mışıl mışıl uyuyorlardı. Kocaman olmuşlar 2 haftada. 500 gr civarı almışlar maşallah. Doktorumuz bunu benim az kilo almamla bağladı. Tüm yediklerim kurabiyelerime yaramış. Ramazanda bol bol güllaçla besledim ben onları :)) ama maşallah bana yaramadı onlara yaramış tatlılar. Bu şekilde gidersek ve iyi dinlenirsek doğumda çok da mini mini olmayacaklar 2 kiloyu geçeceklermiş. Evet normal tek gebelik geçiren anneler şimdi bu söylediklerimi şaşkınlıkla okuyordur. Tüm hamileler bebeklerinin 3-3,5 kiloyu bulmasını hatta geçmesini isterler. 2 kiloluk bir bebek kabus gibi gelebilir onlara. Ama söz konusu çoğul gebelik olunca iş değişiyor. Tüm okuduklarımdan duyduklarımdan sonra 2 kiloyu geçmiş sağlıklı bebekler benim hayalim... Aylarca kuvözde kalan ikizler var. Bu sebeple sağlıklı olsunlar varsın biraz ufak olsunlar önemli değil. Zaten küçük bebekler daha hızlı büyüyor diye bir rivayet de var, tüm büyük teyzeler aynı şeyi söylüyor ne alakadır bilmem. 

20 gün sonra yine bir kontrol var. Bu kontrolde de yine böyle her şey yolunda olursa doğum tarihimiz 1 Ekim civarı olacak. Az kaldı kızlarımla kavuşacağız. Ama onların karnımdaki kıpırtılarını da özleyeceğim....



31. Hafta Başı
Göbüş : 118 cm
Şişkolama artışı +15

Sanırım vücut kendini uykusuzluğa alıştırmaya çalışıyor. Yoksa geceleri cin gibi oturmamın bir açıklaması olmalı. Yeni değil bir kaç haftadır süregelen bu durum bu hafta da devam ediyor. Sinir bozucu bir halde uyumayı bekliyorum 2-6  arası!

32. Hafta Başı
Göbüş : 118,5 cm
Şişkolama artışı +15 (heyoooo kilo almamışım kiiii)

Hamilelikte mide fazla ve gereksiz bir organ. Geçici olarak çıkarılmalı. Keza ilk 4 ay bulan bulan bulan kus kus kus! Son 2 ay yan yan yan! Son 1 ay ekşi yan bozuk bulan kus! Vallahi canıma tak etti! İstemiyo çocuklar herhalde. Burda bir fazlalık var atalım kurtulalım diye mideme tekmeler tokatlar.... Zaten ne yesem dokunuyor bi haller oldu. Hamile olduğumdan beri doya doya yemek yiyemedim yanarım yanarım buna yanarım :)) Şu an midemden kaynaklanan sıkıntılar nedeniyle 4. uyumadığım gece! Yatamıyorum ve hamilenin kurtarıcısı mide ilacı rennie duo işe yaramıyor :( ya sabır çeke çeke ezanlar okunuyor her sabah... Sonra bi noktada sanırım artık sızıyorum. 

Hamilelik zor çok zor... Anaların hakkı ödenmez valla bi beddua etse işin gücün rast gitmez :)) 


33. Hafta Başı

Göbüş : 118 cm 
Şişkolama Artışı : +13,5


Sanırım geçen haftanın ne kadar zor geçtiği kilo ve göbüş çapımdan belli oluyor. Uykusuzluk ve mide sıkıntısı ölçüler ile kendini ispat etmiş. Acaba kurabiyelerim olumsuz etkilenmiş midir bu durumdan yoksa onlar büyümeye devam etmiş midir? İçim içimi yedi şu an... 5 Eylülü iple çekiyorum. Doktora gideceğimiz için...


...

5 Eylül Doktor Randevumuz


Bu ziyaret sandığım kadar iyi geçmedi. Çünkü kurabiyelerim 2 kg olmuştur diye beklerken 1700  gr civarında çıktılar karşımıza. Doktor bu durumu normal olarak karşıladı. Artık son haftalara doğru ikizler diğer bebekler kadar hızlı büyüyemiyorlar. Sanırım yerleri daralıyor. Ama bunun dışında her şey normal ve yolunda ilerliyor.

Bu haftadan itibaren kontroller sıklaşıyor sanırım. 10 gün sonra yeni bir kontrol daha olacak. Ya doğum tarihi belirlenecek. Ya da tekrar bir kontrol tarihi daha verilecek. Bekleyişte heyecan artıyor...

13 Ağustos 2013 Salı

24&25&26&27&28&29.haftalar

24. Hafta Başı
Göbüş : 107 cm
Şişkolama Artışı: + 10

25. Hafta Başı
Göbüş : 109 cm
Şişkolama Artışı: + 11

26. Hafta Başı
Göbüş : 110 cm
Şişkolama artışı + 12,5

27. Hafta Başı
Göbüş : 112 cm
Şişkolama artışı + 13 

27. hafta doktorumuza kontrole gittiiik. Kurabiyelerim tek çocuk edasında sereserpe büyüyorlar. Kurabiyelerimin biri 1050 gr diğeri 950 gr civarındalar :) miniklerim! Kocaman karnım olduğunu artık doktorumuz da dayanamayıp itiraf etti. İçinde olduğun haftadan çok daha büyük karnın hatta ikiz gebeye göre bile büyük dedi. :) Nihayet haftalardır beni korkutmamak için örtbas etmeye çalıştığı gerçeği söyledi. :) Ama ben durumdan rahatsız değilim. Demek ki vücut yapım böyle fena mı çocuklar sereserpe büyüyorlarmış :) Son haftalarda PAAAAAATTTTT diye bi ses duyarsanız ben patlamış olabilirim. Bu sebeple merak etmeyin.

28. Hafta Başı
Göbüş : 113 cm
Şişkolama artışı + 14,3

29. Hafta Başı
Göbüş :114 cm
Şişkolama artışı +13,5 

(Muhteşem kilo verişimin nedeni ödemlerin dinlenme sonucu vücudu terki diyar etmesi)

Eğer ayaklarınız kocaman oluyorsa, bilek ve baldır arasındaki kalınlık farkı iyice azaldıysa hemen dinlenmeye başlayın! Çünkü ben pofidik ayaklarımın acısından çok çektim. Ne zaman ki iznim başladı ve zamanımın büyük çoğunluğu dinlenerek geçirmeye başladım (burda kafa tatili değil bildiğiniz yatay pozisyonda uzanmaktan bahsediyorum) şişlerim azaldı. Ayakları kalp hizasından yüksek bir yerde tutmak gerçekten çok faydalı. Büyüyen rahim toplardamarlara baskı yaparak kirli kanın tekrar yukarı çıkmasına mani oluyor. Kan miktarındaki artış, vucudun su tutması nedenler vs derken iki soba borusu ile gezmek zorunda kalabilirsiniz. Bu sebeple ara ara ayaklarınızı yüksek bir yere koyarak dinlenmek çok faydalı tecrübe ile onaylanmıştır. Ayaklarım insan ayağına benzedi. Hala eski ayakkabılarım olmuyor tabi ama biraz daha insafa gelmiş görünüyorlar. 

Bu arada ayak şişmesi ile birlikte tansiyonunuzda yükselme olursa "preeklampsi" olabilirsiniz. Son derece önemli, anne ve bebek hayatını tehlikeye atan bir rahatsızlık. İhmal edilmemesi ve derhal doktorla görüşülmesi gereken bir durum olabilir. 


Çoğul gebelerde ayak ve bacak şişliği normalden çok çok daha fazla oluyor. Ben ayaklarım çok şişti dediğimde diğer hamile arkadaşlarım benim de şişti demişlerdi. Ancak benim ayaklarımı görünce onlarınkinin hafif bir ödemden ibaret olduğunu görmüş olduk. Hayal bile edemezsiniz :)

Şişko ayak günlerinden bir enstantane ki bu iyi günleriydi hatta yastık üstünde dinleniyorlar efendim :)




İsim arama kurtarma çalışmaları

Ben isimlere çok önem veririm. Yanlışlığı doğruluğu tartışılır elbet ama nedense bazı isimlerle anlaşamadığımı farkettim. Sevdiğim iyi vakit geçirdiğim özel kişilerin bazılarının da adaş olması tesadüf müdür bilmem... Bir ömür boyu aynı isimle çağrılıyorsun. Silmek istemeyeceği bir isim olmalı. Bu sebeple karar vermem inanılmaz güç! İnsan evladına koyacağı isimi içine sindirmek istiyor. 10 ayrı yerden bakıyorum birşey olmayınca olmuyor! Sevgili eşim de benim gibi 5 beğenmez olunca 7. aya geldik ancak bir fikir oluşmaya başladı. 

İlk kriterim sonradan uydurulmuş isim olmasın. Yani geri dönüp baktığımda 5 yıl önce öyle bir isim yokmuş birden patlamış şimdi elini sallasan buna çarpıyor vaziyetlerinden kaçıyoruz.

İkinci kriter eski ama güncelliğini yitirmemiş olması. Bu noktada Ayşe, Zeynep, Elif vs isimler süper ancak çok moda olması, bu sıralar doğan her kızdan yarısının adının bunlardan biri olması nedeniyle eledik...

Çok eski güzel isimler var ancak bunlar şimdi ağır kalıyor. Onları eledik...

Dinsel, siyasal çağrışımlı olanları eledik...

Sevdiğim kadınları düşündüm... Cesur, başarılı, neşeli, iyi kalpli olanları... Aylin olsun dedim! Eşim de sever Aylin'leri... Arkadaşlarımız hatta kuzenlerimiz bile var. İyidir Aylin'ler... Fonetik olarak da güzel... Yumuşacık akıyor kulağa. Kızlarımızdan birinin adı ; Aylin

Haydi birini bulduk diğeri ne olacak? Uyumlu bir fonetik mi yakalamalı yoksa bu mevzuya hiç bulaşmamalı bambaşka bir isim mi koymalı?

... İkisini de denedik. "Mina" olsun. Bu isimde de kuzen var ama kuzen yelpazemiz öyle geniş ki oraya takılırsak memlekette isim kalmıyor. Sağolsun hepsinden var. Fakat Mina olunca diğeri Sina olsun diye ben yan çizmeye başladım. İki dağ ismi iki fonetik uyumu. Gel gör ki Sina erkek adıymış. 

Ne var yani benim de Evren diye erkek adaşlarım var. Yani sinir bişey kabul ediyorum çünkü bana Evren Bey diye faks gelir iş yerine küfürü yer.  Deniz de öyle mesela ama napalım yani? Neyse sevgilim eşim olmaz dedi o zaman mina da olmaz dedik! Eledik...

Ben Aylin'e uyumlu olanlara baktım ve kulağıma çok hoş gelen Gülin oldu. Eşim de sevdi Gülin içimize sindi. Tesadüf budur ki Gülin'de kuzen :))) 

Şimdi geldik 30. Haftaya. Her an herşey olabilir. Mevcut kararımız şimdilik : Aylin ve Gülin :))


5 Ağustos 2013 Pazartesi

Doğum izni başlamıştır!

Doğum öncesi 10 haftalık izin 1 ağustos itibari ile başlamıştır!!! ... özellikle sonu belli olmayan bir izine çıkmak benim gibi yoğun çalışan biri için sudan çıkmış balığa dönmek demek. 

Hele hele bilet tek yön mü gidiş dönüş mü o belli değil... Bebeklere nasıl bakılacak, kim bakacak, çarp böl topla çıkar bir maliyet ve vicdan muhasebesi yapılacak zamanı gelince ve sonuç o zaman belli olacak. Bu sebeple işten ayrılırken bir kanadım kırıldı. Ne saçma değil mi her kafam attığında "yeter be gidicem ev kadını olucam" diye çemkirirken iş ciddiye binince tuhaf bir duygu seli içinde buluverdim kendimi... Odam, masam, bilgisayarım, ofisim hatta nefret ederek yaptığım bazı işler bile çok güzel geldi gözüme... Arkadaşlarım, sabah dedikoduları, öğle yemekleri, geyik muhabbetleri ve hatta geç saatlere kadar çalışmalar... Ağlamaklı bir ayrılış oldu. Kolay değil 11 yılı devirmişim. Evde ne yapılır hiç bir fikrim yok! 

Son 4 gündür evdeyim haftasonu da denk geldiği için henüz sürekli evde olacağımı idrak edemedim. Fiziksel olarak imkan olmadığından ve sürekli dinlenmek zorunda olduğumdan evden çıkamamak durumu da var tabi... Bu sebeple bu ev hapsini kitaplara gömülerek,film izleyip, uyku depolayarak geçireceğim. Şimdi kulağa çok imrendirici gelebilir ama zorunlu durum olunca o kadar da memnun etmiyor beni. Şu an gözüm dışarda gezmekte... Aklım tatilde, denizde... İşte napalım insan doğası kendinde olmayanı, imkansızı istiyor! En güzel yanı kurabiyelerinin odası geldi. Ben oranın organizasyonu ile meşgul olacağım bir süre :)